Ali (r. a.) Fatıma (r.a.) yı eş olarak alacağında Resulüllah (s.a.v):

- " Ona (kızıma, mehir olmak üzere) bir şey ver" bu­yurdu. O:

- " Yanımda (değerli) bir şey yoktur" dedi. Resul-i Ekrem:

- " Senin zırhın nerede?" buyurdu. O:

- " Yanımdadır" cevabını verdi. Resulüllah (s.a.v):

- " Ona bu zırhı (mebir olarak) ver" buyurdu

. (et-Tac c. 2, s. 271)

Hadis-i şerifte belirtilen zırhı Hz. Ali satışa çıkardı. Bundan haberi olan Hz. Osman 400 dirhem karşılığında zırhı satın aldı. Parasını ödedikten sonra, zırhı Hz. Ali'ye hediye etti. Osman (r.a.) in bu asil davranışından haberdar olan Peygamber efendimiz son derece memnun kaldı ve ona hayır dualar etti ve "Osman, cennette benim kardeşimdir" buyurdu.

Hazret-i Fatıma validemiz 400 dirhem mehirle Hazret-i Ali'ye (r.a.) nikahlandığını anlayınca, sevgili babası Muhammed Mustafa (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) e dedi ki:

- Babacağım, herkesin mehri, nikah kıyılırken altın veya gümüş olarak tesbit ediliyor. Benim mehrim de yalnız bunlarla takdir edilecekse, sizinle diğer insanlar arasında ne fark kalır? Benim gönlüm istiyor ki, yarın mahşer günü ümmetinin günahkarlarına sizin şefaat etmeniz, onların Cenab-ı Hakk'ın afv-ü mağfiretine ermeleri benim mehrim olsun.              

Resül-i Ekrem (Sallanahü Aleyhi ve Sellem), bu arzusunu Cenab-ı Hakk'ın kabül buyurduğunu kızına bildirdikten sonra:

- Peygamber kızı olduğunu belli ettin. Aferin sana, buyurdular.

. 

. 

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri 

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !

   
© incemeseleler.com