Yevmi şekte oruç tutmak, ramazan niyyetiyle yahut başka vacip niyyetiyle olursa, mekruhtur (1).

Niyyeti tâyin etmeyip te: O gün ramazan ise, farz ve değil ise, vacip yahut nafile olarak oruçluyum, diye farz ile vacip yahut farz ile nafile veya vacip ile nafile arasında tereddüt eylemek suretiyle, saim olmak dahi. - min vechin - farza veya şebihine niyyet demek olduğundan, mekruhtur (2).

Yevmi şekin orucundan bizi nehy eden hadisi şerife nazaran: «Şehri siyamı, ondan evvel bir veya iki gün oruç tutarak istikbal etmeyin» buyurulmuş olduğu cihetle, yevmi şek ile beraber, ondan yalnız bir gün evvel oruç tutmak dahi, mekruhtur (3).

Hadisi şerifte nehy, bir ve iki gün ile, mukayyet bulunmuş olduğundan, ondan ziyade saim olmakta, kerahet olmayacağına işaret olduğu gibi, yevmi şek orucu, tetavvu orucu itiyat olunan güne müsadif olmak suretinde, kerahet olmayacağına dahi, sarahat vardır.

Kerahet olmamak için, havas işi olmak üzere, bir suret daha kalmıştır ki, o da o gün ramazan niyyeti olmayarak, mahza nafile oruca niyyet eylemektir (4).

İşte bu üç surette, yevmi şek orucunda kerahet olmayıp, mekruh ve gayri mekruh, niyyet için, zikrolunan vecihlerde, o günün ramazan olduğu zâhir olursa, tutulan oruç ramazandan olmak üzere, sahibine kifayet eder (5). O bunun ramazandan olmadığı zâhir olursa, tutulan oruç, maksatsız nafile oruç olmuş olur.

Yevmi şekte, savm ile fıtır arasında niyyet eden yâni, ramazan ise oruçlu, ve değil ise, oruçsuz, olmak üzere niyyetlenen kimse, savmı kasd etmiş olmadığı cihetle, oruçlu değildir (6). Binaenaleyh, yevmi mezkûrun ramazan olduğu, zâhir olur ve kimse niyyeti, şer'î gündüzün yarısı olan, duhâ vaktinden evvel - sureti kat'iyyede - tecdit eylememiş bulunursa, onu kazâ etmek, lâzım gelir.

------------------

(1) İkincinin keraheti, birincinin mâdûnudur. Ebi Yûsuf mezhebi üzere, cumanın sıhhatinde şek olunmak suretiyle kılınan, cumanın zuhurunda, farza niyyetolunmak ile, bunda farza niyyet olunamamak arasındaki fark, namazın vakti zarf,ve orucunki miyar olmakla, salâtta tâyin lâzım olmasındandır.

(2) Dürrü Muhtardan anlaşıldığına göre, farzı tayin ederek, veya tereddütlübırakarak farz ile nafileye, niyyetin keraheti tahrîmi, ve vacibe niyyetin keraheti,tenzih'dir. Ve bu keraheti tenzihiyye, mukim hakkındadır. Müsafirin başka vacibiniyyet etmesinde, kerahet dahi, yoktur.

(3) Bunlarda vechi kerahet mercii, nastan bilmeyenlerin onu ramazan orucunaziyade edilmiş olmak zanniyle, orucu itiyat etmeleridir. Sureti - âhîrede kerahetin,bir veya iki gün orucuna inhisarı, mezkûr karşılamanın, yalnız şabanda yahut hemrecepte, noksan olmak tevehhümüne mebnidir ki, onlarla ramazan günlerini telâfiiçin, ihtiyat edilmek zanında bulunuyor.

Tahrîmen kerahetin vechi, Bahrin beyanına göre, ehli kitaba teşebbühtür ki, onlar kendi oruçlarına ziyade etmişlerdir. Oruç âyetindeki «Sizden öncekilere farz kılındığı gibi» kavli kerimiyle mübeyyen olan mümaselet, asıl vücupte olmayıp ta. hem de miktar ve vakitte olduğuna göre, tefsirlerde denilmiştir ki, Nasara ramazan orucunu, sıcak ve soğuğun şiddetinden kurtarmak maksadiyle, güneşin Hamel burcuna inmesi zamanına tahvil edip, bu tahvile, ve âlâ kavlin, dûçar oldukları kırana, kefaret olmak üzere, ona yirmi gün ziyade ettiler. Yehûd ve Nasaranın oruçları ve Kasaranın oruçları ve bayramları hakkında, ebil-fidâ tarihinde malûmat vardır.

(4) Yevmi şek orucunun keyfiyyetini bilen, havastan ve bilmeyen, avamdandır.Havas dahi, onu avamdan, gizli tutarlar. İmam ebî Yûsufu yevmişekte, Harun Reşidinkapısı önünde siyah sarık, siyah elbise ile, siyah eğerli, siyah at üzerinde olarak,nâsa iftarı üfta ederken görüp: Sen dahi muftır mısın? diye sual eden, Esed binAmra, imam, bana yaklaş deyip, o da yaklaştıkta: Ben saimim; diye kulağına söylediğini, hikâye etmiştir. Siyah elbise, Abbasîler devletinin şiarı idi.

(5) Çünkü, asıl niyyet mevcuttur. O da ramazan için, kâfidir. Kifayet, mekrûholan niyyetin veçhinde, kerahetle ve gayri mekruh olan vecihte, kerahetsizdir.

(6) Nitekim, yarın davete gider yahut öğle yemeği bulur ise, muftır, yoksasaim olmak üzere, niyyet eyleyen kimse dahi, sâim değildir.

   
© incemeseleler.com