Hutbe, hitaptan olmakla, — asılda — söyleyenle işiten arasında olan kelâmdan ibaret olarak, mevizaya ve mukaddemeye, itlâk olunmuştur Burada maksut, mevizanın mânâsıdır.

Hutbenin rüknü, Cenab-ı Hakkın, habs zikridir. Arapçaya vukuf ile beraber, Arabinin gayri dil ile dahi, îrad edilmesi câizdir.

Hutbe ikidir ki, biri diğerinden, — bir hafif celse ile — ayrılmıştır. Her biri, hamd ve senayı, teşehhüd ve salâtı müştemildir. Birinci hutbede, âyet okunup, vaaz ve tezkir edilir. İkinci hutbede, vaaza bedel, müminin ve müminata dua olunur.

   
© incemeseleler.com