Evlatları terbiye etmede en güzel ahlak Yüce Dinimizin prensiplerine riayet etmekle mümkündür. İşte çocuk yetiştirmede terbiye prensipleri..
EVLAT TERBİYESİ
 
Aile içerisisnde ebeveynlerin birbirlerine, ebeveynlerin çocuklarına ve çocukların da ebeveynlerine karşı vazifeleri vardır. Sohbetimizde ise ebveynin çocukları üzerindeki vazifelerinden evlat terbiyesi üzerinde durulacaktır.
 
 Cenab-ı Hakk ayet-i kerimesinde:
 
“Ey iman edenler, kendinizi ve aile halkınızı yakıtı ataş ve insanlardan olan ateşten koruyun.” (Tahrim ,6)
 
 Ebu Hureyre'den rivayet edilen hadiste:
 
 “Çocuğun babası üzerindeki haklardan biri ismini ve edebini güzel yapmasıdır.”(Feyzul Kadir)
 
 Bu ayet ve hadisten anlıyoruz ki Hz. Allah ve Rasülü çocukların terbiyesinden ebeveynleri sorumlu tutmuş, baba olmadığı takdirde dede, anne, amca, gibi her kim velayeti üzerine almışsa onu sorumlu tutmuştur.
 
 Yine bir hadiste :
 
 “Bir baba çocuğuna güzel ahlaktan daha üstün bir miras bırakamaz.”
 
 Burada emredilen korumanın te'dip, güzel ahlaki talim , kötü arkadaşlardan korumak , hevaya düşkün olmalarına mani olmak gibi şeylerle terbiyenin yapılmasıdır.
 
 Diğer bir ayeti kerimede :
 
 “Mallarınız ve canlarınız sizin için bir fitnedir (imtihandır).”(Teğabün,15)
 
Buradaki fitneden maksadın imtihan vesilesi olduğu belirtilmiştir. Imtihanı kazanmanın yolu onlara karşı olan vazifelerimizi yapmak, ahlaklarını güzel kılmak, onları hayata en iyi şekilde hazırlamaktır. Yoksa hem dünyada huzurlu olamayız, hem ahirette mesuliyetten kurtulamayız.
 
Hadisi Şerifte
 
 “ Kişinin çocuğunu bir kerecik terbiye etmesi, onun için bir sa’ miktarında  yiyecek tasadduk etmesinden daha hayırlıdır.” ( Tirmizi, Birr 33 )
 
 
Hadisi Şerifte
 
  “Çocuğun kendisine iyi davranmasında ona yardımcı olan babaya Allah rahmetini bol kılsın.” (Feyzul Kadir)
 
 Peygamber Efendimiz (S.A.V) güçlü kuvvetli bir adama uğrar. Ashab-ı Kiram ' Ya Rasülallah(S.A.V) , keşke şu adam Allah yolunda çalışır olsaydı' der. Peygamber Efendimiz de Eğer bu adam küçük çocuğu için çalışıyorsa Allah  yolundadır.” (Taberani,2,60)
 
 İbni Ömer: “Evladını terbiye et, zira bundan mesulsün; edep olarak ne yaptın , neler öğrettin diye hesaba çekileceksin.”
 
Hadisi Şerif:
 
“Çocuklarınıza ikram edin ve terbiyelerini güzel yapın.”(İbni Mace,Edeb, 3)
  
 
“ Kişi öldükten sonra geride bıraktığı şeylerin en hayırlısı kendisine dua eden salih bir evlat (kendisinden sonra halkın amel ettiği bir ilim)”(Ebu Davud,Vesaya 14)
 
   Buraya kadar mevzuları umumi manada ayet ve hadislerle anlatmaya çalıştık. Bizler Rasülullah (S.A.V.) efendimizin evlat terbiyesini esas alarak sizlere safhalar halinde anlatmaya çalışacağız.
 
Çocuğun terbiyesinde dikkat edilmesi gereken safhalar:
 
 
SÜT SAFHASI
 
Çocuğun bedeni bir gelişmeye ihtiyacı olduğu hayat dair olumlu şeyleri (melekeleri) elde ettiği safhadır.Ayeti Kerimede mealen : Anneler çocuklarını tam iki yıl emzirsinler (Bakara 233) .  Bir kısım hadisi şeriflerde süt devresinin sona erdiğinin ayrıca belirtilmesi bu safhanın ehemmiyetini izah eder.
 
Bu safhada çocuğa bilhassa ilk günlerde ilk yapılacak muamelelere ayrı bir önem verilmiştir.
İLK LİBAS
 
İlk günlerde iktibas Peygamber efendimiz doğumu yaklaşan kızı Hz. Fatıma’ya daha doğum yapmadan hususi bir alaka göstermektedir.Hz. FatımanınSevde binti Misrah(r.anha) anlatıyor. Doğum sancısı başlar başlamaz Peygamber efendimiz gelir ve Hz. Fatıma’nın halini hatırını sorduktan sonra”Doğum olunca bana haber vermeden hiçbir şey yapmayın” der, doğum olunca Hz. Sevde göbeğini keser sarı renkli bir beze sarar biraz sonra gelen Rasülullah (S.A.V.) efendimiz doğum olup olmadığını ve Hz. Fatıma’nın hatırını sorar. Hz. Sevde Ya Rasülullah Çocuk doğdu göbeğini kestim sarı bir beze sardım der. Rasülullah (S.A.V.) Efendimiz öfkelenir ve bana asi oldun der. Hz. Sevde Allah ve resulüne asi olmaktan Allah’a sığınırım cevabı üzerine Rasülullah (S.A.V.) efendimiz: çocuğu benim yanıma getir der: hz. Sevde çocuğu getir der. Hz. Sevde çocuğu getirir. Rasülullah (S.A.V.) efendimiz sarı bezi atar beyaz bir bez içerisine sarar. İlk elbisenin beyaz renkli olmamasına dikkat edilmelidir. doğumunda hazır bulunanlardan
 
 
İLK GIDA ( TAHNİK)
 
Rasülullah (S.A.V.) efendimiz çocuğu beyaz bir beze sardıktan sonra tükrüğünden çocuğun ağzına koyarak onu yutmasını sağlar. Keza Hz. Ali (k.v.) Rasülüllah (S.A.V.) efendimizin doğan çocuğa süt vermeden önce bana haber et, benden önce süt verme diye Hz. Fatıma validemize emir verdiğini belirtir. H.z. Ali k.v. efendimiz Hz. Hasanın doğumunda bu emri yerine getirdiğini Hz. Hüseyin’in doğumunda yerine getirmediğini babası gelmeden süt emzirdiğini zikreder.ve Hz. Hasan’ın ağzına Rasülüllah (S.A.V.) efendimiz kendisini bilmediğim bir şey koyduğunu ifade eder.(kenzül ummal,16.284)
 
Bu hadisden anlaşıldığına göre Rasülüllah (S.A.V.) efendimiz doğan çocuğun midesine ilk inen gıdaya dikkat etmektedir. Nitekim muhtelif rivayetler bu ihtimamı sadece torunları için değil,umumi bir prensip halinde bütün Müslüman çocuklara teşmil ettiğini ifade etmektedir.
 
(Bu ilk gıda tahnik deniliyor). Efendimizin kimlere tahnik yaptığını kitaplar isimleri ile sayıyor.
 
Enes(r.a) ile doğum yapacak olan annesi Ümmü Süleym’e Rasulullah Efendimiz haber salarak “Çocuğun göbeği kesilince bana haber verin ve benden evvel ağzına bir şey koymayın” der. Bebek doğunca göbeği kesilir ve Hz. Enes bebeği bir bahçede bulunan
 
Peygamberimize götürür.Peygamber Efendimiz Acve denen en iyi cins hurmadan 3 tanesi ile tahnik eder(gıdalandırır).
 
Bu hadisler tahnik meselesinin terbiyede ihmal edilmemesi gerektiği anlatmaktadır.Daha sonraki müslümanlar bu sünneti , doğan çocuğu bir alime tahnik ettirmektedirler.Harbuti Ömer Naimi , Terbiyeti Etfal adlı eserinde bunu şu mısralarla ifade eder :
 
 Tevellüd ettiğinde veledin,
 
  Bu fiil sünnet oldu eyle icra,
 
  Verip bir alimin eline temri,
 
   Onu kılsın buzakı ile helva,
 
  O bani parmağınla alıp sen,
 
    Çocuğun ağzına sür kıl mufa.
 
DUA
  Çocuk dünyaya gelince ilk yağılan muamelelerden biri de duadır.Doğan çocukları Peygamber Efendimize getirildiğini, hayır dua edip, telkinde bulunduğunu belirtilmektedir.(Müslim). Gelen çocuklara Peygamber Efendimiz aynı zamanda dua ediyordu.Buhari de bu mevzu için ‘Çocuklara berektle dua ve başlarını okşama’ diye bir bab ayırması da sünnetteki ehemmiyeti tescil eder.
 
 Muaviye İbnu Kurre (ra) oğlu İlyas dünyaya gelince Ashab-ı Nebi den bir grubu davet ediyor,onlara ziyafet veriyor ve arkasından Ashap çocuk için dua ediyor.Siz dua ettiniz Allah duasını mübarek kılsın, şimdi ben dua edeyim siz amin deyin der,çocuğun dini ve aklı hususunda dualarda bulunur.
 
 Peygamber Efendimiz Ensar’ın eşlerine yaklaşınca Ensar çocukları etrafını sarar, Peygamber Efendimiz onlara selam verir ve dua ederdi. İbni Abbas Resulluah(SAV):beni kucakladı ve ‘Allah’ım bunu dinde fakih kıl,hikmet öğret’ diye dua etti buyurur. Peygamber Efendimize göre dua, müminin silahı,dinin direği, semavat ve arzın nurudur.
İLK TELKİN
   İlk telkinden murat çocuğun kulağına ezan ve kamet okumaktır. Peygamber Efendimiz Hz.Hasan ve Hz.Hüseyin doğdukları zaman ezan ve kamet okumuştur ve kimin bir çocuğu olur da sağ kulağına ezan, sol kulağına kamet okursa ona ümmü sıbyan(çocuktan ayrılmayan cin) zarar vermez.Hertürlü idrakten uzak olan çocuğa ilk günden ihmal edilmeyip telkin yapılmalıdr.
SÜRUR
Peygamber Efendimiz çocuğu, kalplerin meyvesi ve gözün nuru olarak vasıflandırmıştır,doğum büyük bir sevinç vesilesidir.Nitekim Peygamber Efendimiz oğlu İbrahim’in doğum müjdesini veren azadlı kölesine Ebu Rafi’ ye bir köle hediye etmiştir.
 Ashap doğum vesilesiyle ziyafet vermektedir.İbni Kurne ashabı ziyafete çağırıp dua ettiklerini haber veriyor.
7.GÜN
 İbni Abbas(RA) çocuğun doğumunun yedinci gününde şunları yapmanın sünnet olduğunu belirtir.
 
1-İsim verilir(H.Ş:”Siz kıyamet günü kendi isimleriniz ve babalarınızın isimleriyle çağrılacaksınız.Öyle ise, isimlerinizi güzel kılın. “)
 
2-sünnet edilir.
 
3-Kızsa kulağı delinir.
 
4-Akike kurban kesilir.(Erkek için iki, kız için bir kurban kesilir.)
 
5-Başı traş edilir.
 
6-Traş edilen saçın ağırlığınca altın veya gümüş tasadduk edilir.
 
7-Ondan eza bertaraf edilir.
SÜT EVRESİNDE GIDA
Süt devresi içinde çocuğa verilen gıdanın çocuğun karakterine tesiri çok büyüktür.En önemli gıda süttür.Çocuğun özellikle et ve kemik yapısını güçlendirir.Verilen süt tabiat ve karakteri değiştirir.Süt anne aranıyorsa en başta süt annesi olacak olan kadının akllı,dindar,ahmak olmaması gibi titizlik gösterilmesi istenir.Helalden beslenmek,haramda hasıl olacak sütte bereket ve hayrın olmayacağı ve bu çeşit sütle beslenen çocuğun karakterinin,tabiatının iyi olmayacağı ittifaktır.Çocuğun annesi çocuğu emzirirken abdestli olması eftaldir.
 
Ebu Muhammed El-Cuveyni merhum, bir gün eve girince çocuğunu annesinden başka bir kadını emzirir bulur,hemen çocuğu alır, baş aşağı ederek karınını sıkar ve emdiği sütü tamamen kusturur.Sebebi hikmeti ise çocuğu emziren kişinin huyu çocuğa tesir eder.Nitekim Hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz ‘Evlat süte göredir.’ diye buyurur.İmamı Gazali de, haramla beslenen kadından  hasıl olan sütle beslenen çocuğun ileride habis(kötü) şeylere meyledeceğini söyler.
MÜDEHALE DEVRESİ
Çocuğa fiili terbiye, müdahale ne zaman başlar ?
 
 İyi alışkanlıklar kazandırmak, istenmeyen davranışlardan vazgeçirmek hususunda her çocuğun gelişimi farklı farklıdır. Bazıları etrafı daha erken anlar idrak eder, bazıları geç idrak eder.
 
 KONUŞMA: terbiye açısından konuşmaya başladığı devre en önemli devredir. Artık çocuk söyleneni anlar düşüncelerini anlatır.
 
 Her çocuğun İslam fıtratı üzere doğması anne ve babasının tesiri ile Yahudi, Mecusi ve Hıristiyan olacağı beyan edilmesi (“Çocuk İslam fıtratı üzeredir. Konuşmaya başlayıncaya kadar bu hal üzere devam eder. Bundan sonra ebeveyni onu Yahudi veya Hırıstiyan yapar.”) konuşmanın önemini vurguluyor terbiyede.” Rasulüllah (S.A.V.) efendimiz bu safhaya gelen çocuklarla hususi ilgilenirdi. İlk önce imanın öğretilmesini istiyordu. Rasulüllah (S.A.V.) efendimiz çocuğunuza ilk öğreteceğiniz kelime “La ilahe illallah ” olsun , ölüm sırasında da bu kelimeyi telkin edin” buyuruyor. Çocuk Allah, ana baba sevgisi gibi bazı şeyleri anlayacağı anda çok soru soracak , merak edecek. Çocuk diye hafife almamalı doğru ve olgun biri gibi meseleleri izah etmelidir. Sebepleri ve niçinler’i ile beraber iyi şeyler öğretilmeli, kötü şeylerden men edilmelidir..
 
 Haya,ahlak sahibi olması için gayret edilmeli. Yerinde zamanında müdahale edilmeli sadece kötülük yaptığı zaman cezalandırılmamalı, iyilik yaptığı zamanda ödüllendirilmeli , takdir edilmeli ki, o hal pekişsin.
Çocukluk Devresindeki Terbiyenin Ehemmiyeti
 
Küçüklükte öğrenilen ve aşılanan şeylerin meleke durumuna geçerek hayta boyu tesir edeceği için Rasulüllah (S.A.V.) efendimiz çocuklar farz olmadığı halde namaz ,oruç gibi ibadetlere alıştırılmasını hatta namazda olduğu gibi mecburi tarzda alıştırılmasını istemiştir.Farz olmayan şeyin çocuğa zorlanması terbiye ve alışması içindir.
 
 Terbiyeciler:
 
 Çocukların meşguliyete boğulup akıllarının dağılmasından önce terbiye edilmesi zaruretinde müttefiktirler ve çocuğunu küçükten terbiye eden büyüyünce memnun kalır demişlerdir.
 
Alışkanlık, ibadetlerin, güzelliklerin aline gelmesi şarttır.Hayra alışın zira alışkanlık ile kaimdir. Hayırla dinen emredilen farz, vacip ,nafile, mendup v.s. gibi her çeşit ibadet , edep,güzel ahlak  bütün bunlara tecrübe ve meşakkatle alışmak gerekmektedir. Huy,  terbiyecinin küçüklüğünde çocuğa inat,acelecilik, hevaya uyma ve hırs gibi alıştırdığı şeylerden meydana gelir.
 
Çocuğun gelişmesi şu dört boyut ele alınarak takip edilmelidir: Ruhsal(dua, ibadet..), Zihinsel(okuma…), Sosyal(insanlarla ilişkiler…), Bedensel(spor…)

DİNİ TERBİYE NASIL OLMALI ?
1- İMAN ESASLARI
 
Peygamber Efendimiz ile Ashab-ı İkram çoçuklara, önce kelime-i tevhidi,imanı öğretmiştir.Cündeb İbni Abdullah anlatıyorlarki ‘Bir grup genç peygamber efendimiz(sav) yanında idik .Kuranı öğrenmeden önce imanı öğrendik bilahare Kuranı öğrendik.Böylece ona olan imanımız iyice arttı.’
 
Terbiye de her şeyden önce bütün dini hayatın temeli olan kalbi bir tasdikten ibaret olan iman esaslarının öğretilmesi telkini 1. plandadır.
 
 
2- KUR’AN
 
Hadisi Şerif:
 
Çocuklarınızı üç hususta yetiştirin :Peygamber sevgisi , Ehli beyt sevgisi
 
:Kur’anın kıraatı(çünkü kuranın hafızları hiçbir gölgenin bulunmadığı kıyamet gününde peygamberler ve asfiyalarla birlikte Allah’ın gölgesindedir.)(Feynul Kadir 1-225)
 
Çocuğa küçük yaşta öğretilebilir.Bu öğretme yaşı çocuğun duruma göre değişebilir.Küçük yaşta öğretilmesi konusunda sadece zorlanarak bırakılmaması konusunda hasas olunmalı. Ancak namazı kılacak şekilde kıratı bilmesi buluğ çağına gelinceye kadar şarttır.
 
Kur’an öğrenmiş olan çocuk buluğa erişince namazda okuyacağı şeyleri bilir.Onun için buluğa erişmeden Kur’an’ın  ve ezberlerin öğretilmesi gerekir.
 
 
3-DUA
 
Namaz harfinde okunacak duaların ezberletilmesi Hasreti Peygamberimize hizmet için verilen Kays İbnu Sad İbni Ubade : Peygamber efendimiz (SAV) “Kendisine sana cennet kapılarından birini öğreteyim mi ?” dedikten sonra LA HAVLE VELA GUVVETE İLLA BİLLAH cümlesini öğretir.
 
 
 4-NAMAZ
 
İmandan sonra fazlar arasında en mühim yeri işgal eden namazdır.Namaz normal olarak buluğdan sonra farz olmakla beraber çocuğun buna alışması için daha erken yaşlarda başlatılması gerekir.Namaza alıştırmak için yedi yaşında çocuktan kılması istenir.bunun sebebi namaza mükellef olacak (buluğa gelmeden ) yaşa gelmeden namaza alışması öğretilmesi sebebiyledir.Yedi yaşında yumuşak bir şekilde davranarak namazı kılması istenir.On yaşında ise zorlamaya başlanır.Oniki ,onüç yaşında da kılmazsa dövülebileceği ifade edilmiştir.Küçük yaşta emretmek zorlamak vacib olduğu için değil alışkanlık olması içindir mükelleftir “
 
 
5-MESCİD’E V.S. ALIŞTIRMA
 
Hasan ve Hüseyin efendilerimizin kendi başlarına mescide girip Peygamber efendimiz (SAV) secdede iken sırtına binmiş ve bu yüzden secde uzamıştır.Hz. Hasanı zaman zaman minberde yanı başına oturtur mescide oynamalarına kızmazdı.Erkeklerin namaz safı ile kadınlar arasına çocuklar dururdu (Ebu Davud) .
 
 
6-ORUÇ
 
Peygamber efendimiz (SAV) ve Ashab, oruca tahammül edebilecekleri küçük yaşlarda buna teşvik edip tutturdukları rivayet ediliyor.Alıştırmak terbiye etmek maksadıyla takat getirebilecek çocuklara orucu tutturmak gerekir.7-10 yaşlarında mükellef olmadan önce (üzerine vacib olmadan önce) farzı yerine getirebilecek duruma geliyor.
  
 
7-KIYAFET
 
Muhammed İbni Iyaz ez-Zühri anlatıyor:
 
“Küçüklüğmde Rasullahın yanına götürüldüm. Üzerimde avretimi örtmeyen bir bez parçası vardı. Avretim açılmıştı ki Rasulullah :”Bunun avretinin hürmeti(haramlığı)ne riayet edip örtün. Zira küçüğün avretinin haramlığı, büyüğün avreti gibidir.Allah avretini açanı koruyup gözetmez.” (Müstedrek 3 , 257 )
 
Bir çeşit farzlarla çocuk mükellef olmasa bile velisi onu uygulamak çocuğu alıştırmakla mükelleftir.
 
HZ. ENESİN HATIRASI
 
 Çocukluk devresinde bizzat Peygamber efendimiz (SAV) bu terbiye ve nezaretinin altında geçirmiş olan kimselere bakalım. Sekiz yaşında Peygamber Efendimiz (SAV) ın hizmetine girerek on yıl boyunca hizmet ettiğini söyleyen Enes(r.a.) kendisine Peygamber efendimiz (SAV) şunları öğrettiğini söyler:
 
1. sır saklaması
 
2. abdest alma
 
3. namaz ve teferruatı
 
4. gusül
 
5. kalp temizliği
 
6. selam vermek
 
7. büyüklere hürmet küçüklere merhamet
 
8. sünnete tabi olmak
 
Peygamber efendimiz (SAV) Medine’ye geldiği vakit ben sekiz yaşındaydım annem elimden tutarak Peygamber efendimiz (SAV) e götürdü ve” Ya Rasulüllah, Ensar’dan herkes sana bir hediyede bulundu, ben ise şu oğlumdan başka hediye edecek bir şeye sahip değilim bunu ala istediğin hususta sana hizmet etsin” dedi,  bundan sonra ben on yıl hizmette bulundum bu hizmet zarfında beni ne dövdü, ne azarladı, ne tahkir etti, ne de bir defacık surat astı.
 
Bana ilk tavsiyesi, sırrımı kimseye ifşa etme: sırrını asla kimseye söyleme . bir seferinde şunu söyledi: “Oğulcuğum, abdestini tam al ta ki hafaza melekleri seni sevsin ve ömrün uzatılsın” .
 
 “Ey enes, cenabetten gusül ederken mübalağa et ey oğulcuğum elinden geldiği nispette namazını bırakma zira bu taktirde melekler daima sana rahmet okurlar”

incemeseleler.com / Arşiv
 
 

   
© incemeseleler.com